1. Anasayfa
  2. Köşe Yazıları

İran-İsrail Savaşı Derinleşiyor: Türkiye Hedef mi, Yoksa Dengeleri Belirleyen mi?

İran-İsrail Savaşı Derinleşiyor: Türkiye Hedef mi, Yoksa Dengeleri Belirleyen mi?
0
Izopoint - Yalıtım ve Yapı Kimyasalları

Ortadoğu, bir kez daha yangın yerine dönüyor. İran ve İsrail arasında başlayan ve hızla bölgesel bir savaşa dönüşme potansiyeli taşıyan bu gerilim, artık sadece bu iki ülkeyi değil, bölgedeki tüm aktörleri tehdit eder hâle geldi. Elbette herkesin aklındaki en temel soru şu: Türkiye bu savaşta hedef mi, yoksa oyun kurucu mu?

İsrail’in Vurduğu Her Ülke, Aslında Türkiye’ye Mesaj mı?

Son haftalarda İsrail’in Suriye’deki İran üslerini, Irak’ta İran yanlısı milisleri, Lübnan’daki Hizbullah noktalarını ve hatta doğrudan İran topraklarını hedef alması, bölgedeki dengeleri altüst etti. İsrail, açıkça sınır ötesi bir savaş stratejisi izliyor. Ancak burada dikkat çeken nokta şu: İsrail, Türkiye sınırına her adım yaklaştığında daha temkinli, daha sessiz davranıyor. Çünkü İsrail biliyor: Türkiye, öyle Lübnan’a, Irak’a, Suriye’ye benzemez.

Türkiye’nin Farkı Neydi?

Türkiye sadece bir ülke değil; hem askeri kapasitesiyle, hem tarihi hafızasıyla, hem de coğrafi ve siyasi ağırlığıyla bir denge unsurudur. İsrail’in bugüne kadar Türkiye’ye doğrudan saldırmayı düşünmemesinin tek sebebi, bu caydırıcı güçtür. Üstelik Türkiye’nin sahada fiilen etkin olduğu birçok alan var: Suriye’deki varlığı, Libya’da kazandığı güç, Karabağ’daki Türk etkisi, Katar ve Somali ile olan stratejik ilişkiler…

Kısaca; İsrail Türkiye’ye değil, Türkiye’nin etrafına vuruyor. Amaç ne? Türkiye’yi kuşatma stratejisi mi? Yoksa baskıyla pasifize etmek mi?

Türkiye Hedef Olursa Ne Olur?

Bu soruya en net cevabı, tarih verir. Bu millet, Kudüs işgal altındayken uyuyamaz, Gazze yanarken susamaz, Filistin ağlarken sevinemez. Bugün Türkiye, içerde ne kadar kutuplaşmış gibi görünse de; mesele milli bekamız, bağımsızlığımız ve onurumuz olduğunda tek yumruktur. İsrail’in Türkiye’ye yönelttiği olası bir tehdit, sadece devleti değil, milleti de ayağa kaldırır.

Unutulmamalıdır ki:

Türkiye NATO üyesidir ama gerektiğinde tek başına savaşacak cesarete de sahiptir.

Türkiye ekonomik ambargolarla diz çökmüş birçok ülkeye benzemez, üreten ve krizlere dirençli bir yapıya sahiptir.

Türkiye’nin ordusu sadece silah değil, iman ve vatan aşkıyla da donatılmıştır.

Türk Dirilişi Geliyor mu?

Evet, Ortadoğu karışık. Evet, İran zayıflıyor. Ama bu boşlukta bir millet yükseliyor: Türk milleti. Sessizce, derinden, planlı ve stratejik bir şekilde… Suriye’de, Libya’da, Azerbaycan’da, Afrika’da ve Asya’da…

Eğer Türk devleti, milletin yüreğindeki bu kararlılığı doğru okursa; sadece savunma değil, bölgeyi yeniden şekillendirme gücüne de sahiptir. Çünkü bu coğrafyada adaleti getirebilecek tek millet biziz. Ne Haçlı zihniyetine ne de mezhep savaşlarına bel bağlamadan…

Sonuç: Savaş Gelirse Hazır Oluruz

İsrail’in bölgede attığı her adım, aslında Türkiye’nin stratejik gücünü test etme girişimidir. Ancak bilinmelidir ki bu millet sınırında savaş istemez, ama gerekirse savaşı orada bitirir. Türkiye hedef değildir, hedefleri yıkan güçtür.

Ve unutmayın:

İsrail’e haddini bildirecek yegâne millet, Türk milletidir. Ama bu, boş sloganlarla değil; stratejiyle, icraatla ve birlikle mümkündür.

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir