PwC Türkiye tarafından yürütülen ve karbon emisyonunu azaltmaya yönelik projelerin finansmana erişimini kolaylaştırmayı amaçlayan Climate Finance Accelerator (CFA) küresel destek programının 4.’sü için başvurular başladı.
İSTANBUL (İGFA) – PwC Türkiye’nin yürütücülüğünü üstlendiği, Birleşik Krallık Enerji Güvenliği ve Net Sıfır Karbon Departmanı (DESNZ) tarafından desteklenen ve iklim kriziyle mücadele eden projelerin geliştirilmesini amaçlayan Climate Finance Accelerator (İklim Finansmanı Hızlandırma-CFA) programı dördüncü kez finansman ihtiyacı olan projeleri desteklemek üzere başladı.
Karbon emisyonunu azaltıcı projelere kapasite oluşturma, finansman kaynaklarına erişim, network oluşturma ve tanınırlık sağlama gibi başlıklarda fırsatlar sunan program için başvurular 1 Mart 2024 tarihine kadar devam edecek.
CFA programı, küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlandırma hedefleri doğrultusunda ülkeleri teşvik etme amacıyla aralarında Türkiye’nin de olduğu 9 ülkede gerçekleştiriliyor.
PwC’nin globalde 2030 yılına kadar ulaşmayı taahhüt ettiği ‘net sıfır emisyon’ hedefiyle çalışmalarını sürdüren PwC Türkiye; doğaya ve sürdürülebilir ekonomiye katkı sağlama vizyonu çerçevesinde CFA’nın iklim krizi odaklı projelerin geliştirilmesi ve finansmana erişimlerinin kolaylaştırılması yönündeki çalışmalarını destekliyor. PwC öncülüğünde Türkiye’deki ilk aşaması 2021 yılında başlayan CFA programı proje geliştiricilere teknik ve finansal hazırlık, toplumsal cinsiyet eşitliği ve toplumsal kapsayıcılık konularında uzman desteği ve eğitim sağlıyor. Ayrıca hem ulusal hem de uluslararası finans ve kamu kuruluşlarıyla bilgi paylaşımı ve eğitim olanakları sunuyor.
PwC şirket ortağı Mevlüt Akbaş, programa ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“PwC olarak sürdürülebilirlik ve iklim odaklı projelere ESG ve sürdürülebilirlik alanında geniş kapsamlı hizmetlerimizle destek vermeye devam ediyoruz. Kurumların bu alandaki stratejisinin doğru ve sağlam adımlarla kurgulanmasından başlayarak sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşma sürecindeki yol haritasının oluşturulması ve uygulanmasında destek oluyoruz. Bu uygulamanın başarıya ulaşmasındaki önemli faktörlerden biri uygulama için gerekli finansmana erişim. Karbon emisyonunu azaltma niteliği olan projelerin finansmana erişimini ve yatırımcı bulmasını kolaylaştırmayı hedefleyen CFA Programı’nın bir parçası olduğumuz için çok mutluyuz. CFA, proje geliştiricilere tamamen ücretsiz olarak teknik ve finansal hazırlık, bilgi paylaşımı ve finansmana erişim konularında destek oluyor, proje geliştiricilerin yerli ve yabancı yatırımcı ağlarına erişmesini hedefliyor. Bu kapsamda 2023 yılı programında seçilen 10 projemizi, gerçekleştirdiğimiz yatırımcı etkinliği ile 70’in üzerinde finansman ve yatırım sağlayan kuruluşlarla bir araya getirdik. CFA Türkiye 2024 programında seçilecek yeni projelerin de bu yolculukta yanlarında olacağımız için heyecanlıyız.”
Programın ilk aşamasında (2021-22) 6 proje, ikinci aşamasında (2022-23) 8 proje ve üçüncü aşamasında (2023) 10 proje seçildi.
Bu projeler dört ay boyunca teknik, finansal, karbon salınımını azaltma, hafifletme potansiyeli, toplumsal cinsiyet ve sosyal içerme konularında eğitimlerle desteklendi. İkinci aşamada tüm CFA ülkelerinin yer aldığı 15 proje arasından CFA Türkiye’den seçilen dört proje -Biotrend, Evreka, GIO ve Werover- Mart 2023’te Londra’da yatırımcılarla buluştu.
CFA Türkiye’nin bu dördüncü aşamasında ise iklim teknolojileri, enerji, ulaşım, sanayi, ormancılık, atık yönetimi gibi sektörlerden en fazla 10 karbon azaltım projesi seçilecek. Seçilen projelerin yatırım süreçleri için gerekli ön hazırlıklarda destek verilecek, ardından İstanbul ve Londra’daki potansiyel yatırımcılarla buluşturulacaklar.
ADAY PROJELERDE HANGİ KRİTERLER ARANIYOR?
CFA Türkiye şu kriterleri taşıyan projeleri destekliyor:
●Doğrudan veya dolaylı olarak sera gazı emisyonunun azaltılması bakımından iklim üzerinde ölçülebilir sonuçlar sağlamak üzere tasarlanması,
●Toplamda 5-150 milyon ABD doları arasında finansmana ihtiyaç duyması,
●Projenin en azından teknik fizibilite öncesi aşamada olması,
●Uzun vadede kazanç sağlayan iş modeli olması,
●Sosyal etkisi yüksek ve özellikle cinsiyet eşitliğini ve sosyal kapsamı artırıcı etkilere sahip olması.
CFA Türkiye 2024’e başvurmak için tıklayınız!